13 Şubat 2020 Perşembe

Zemheri

Bir yaz akşamıydı ilk düştüğünde kirpiklerin gözlerime. Bir yaz akşamıydı son diriltişim ölümü. Bir yaz akşamıydı son sığdırışım dünyamı bir gülüşe. Son yazımı yazdığımda bir yaz akşamıydı. Son yazımdı. Yalancı bir bahar sonrası gelen son yazım.
Şimdiyse kışa döndüm yüzümü. Gök yüzü kışa döndü. Ağaçlar çimenler kışa döndü. Bıraktığım neyim varsa o son yazımda hepsi döndü. Bir tek kalbim dönmedi saplandığı o son yazımdan. Yeşil ağaçların arasında, çardaktan bozma bir çatının altında bir göl kenarında dolaşıyor biliyorum. Son yazımdan kalan son yanım. Durdu dondurmak istediğim bir yerinde zamanın.
Ben de ne vakit donsam yağan kardan, yüzüme vuran bu ayazdan, zaman zaman bana yüzünü dönen güneş sızlatsa kemiklerime kadar, içimde bir yer ısınıyor biliyorum. Hissediyorum son yazımın kalbime hala yansıttığı sıcaklığı. 
Dört mevsim içimi ısıtan bu sıcaklık, tanıyorum onu artık. Öylesine saplantılı bi bağım var ki bu son yazımla, bir daha yaz yaşar mıyım bilmiyorum. Kar doluyor kirpiklerim yaşken yazar mıyım bilmiyorum. Yazarken yaşar mıyım? Bilmiyorum. 

Darmadağınık bir yazı oldu yine biliyorum, bu aralar toparlayamıyorum kelimeleri bana benziyorlar. 
Yazdığım bir akşamda yine kışım işte.

Türlü oyunlar oyna bana.
Son yazımın kutlamasını kışın iste.