15 Mart 2016 Salı

İstanbul gibi sevda

Çölsüz ülkenin en mecnunu ettin beni.
Boşluklarda kum tanesi arıyorum.
Her solukta seni anıyorum.
Bir kırmızılık yakıyor içimi.
Bir sensizlik meltemi esiyor genzime.
Öksürüyorum çaresiz.
Tuzlusun sevgili,
Akdeniz kadar beyaz,
Karadeniz kadar hırçın,
Ege kadar berraksın.
Arada bir de İstanbula benziyorsun işte.
Boğazımda bir şeyler düğümleniyor, köprü trafiği kadar sıkışıyorum karşında.
Martı görüp simit atasım geliyor elini tuttuğumda.
Sahi şimdi mart'ı her gördüğümde elini tutasım geliyor.
Yüzüne her bakışım kız kulesini hatırlatıyor.
Ne vakit yutkunsam adını anıp, kadıköy beşiktaş vapurunda yudumladığım çaylar geliyor aklıma.
Her kelimen yeni bir senfoni çalıyor kulaklarıma, boş bir gitar kabına cebimdeki bozuklukları boşaltasım geliyor.
Gözlerine her baktığımda galatadan aşşağı bakıp atlamak istediğim zamanlar geliyor aklıma.
Ama boşver sen beni.
Özlerim ben,
Olsan da özlerim,
Yoksan da özlerim,
Her noksanı özlerim.
Bir şehir sevda doluyum ben.
Hem güzel dediğin İstanbul gibi olur,
Ankarada yaşar.
Çeliskisi bile güzeldir güzel dediğinin...

Kaç dakika oldu be?
8?
Çok olmuş kaçıyorum ben.
Hem malum,
Özlerim ben...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder