1 Ağustos 2015 Cumartesi

Zulüm Uykusu

Uyandım...
Niye uyudum ki sanki.
Ne guzel geçiyordu hayat sollarla sağlarla.
Bir fark var mı diye bakındım biraz sokaklara.
Yok.
Yine genç kanı süzülüyor yollarda.
Neden hep ölüm?
Sahi yok mu bundan kurtuluş?
Gerçekten de dedikleri gibi kurtulus sadece bir mahalle adımı başkentin?
Hic bir sey mi değişmedi be?
Peki ya hayallerini kurduğumuz o Bahçeli Evler?..
Anladım...
Tüm hayalleri mahalle yapmış bunlar?
Peki ne değişti ulan bu zamana kadar?
Boşuna mı uyuduk 40 yildir?
Ne gelişti bu zamana?
Dökülen bilmem kac kilometre asfalt mi gelisim?
Sahi tayini ciktigi halde doğudan gidemeyen ve şehit olan bir astsubayin bahti kadar karamidir o asfalt?
Peki o başa gelenler, her gununun on saatini kahvede çay icmekle geciren bağkur emeklisi amca kadar düşünüyorlar mi ne olacak bu memleketin hali diye?
Hirsizi polisle, dindari arsizla karıştıran. Şu çerez almalık kağıtlara boyun eğenler 3.havalimanından kalkacak uçaklarla mı geçecek sırat koprusunden?
Hüküm verene zulmeden, birbirini serbest birakan hakimler zinciri olusturan bu ülke nasil oldu da en hakimi unuttu?
Her kurte terorist diyen şu fasistlerin kaçı daha turk yaftaladiklarindan?
Ulan bizim zamanimiz da dusman bile mert olur du baksana milletin dost dediği kervan dahi namert kaynamis.
Birakin beni ben bir 20 yil daha uyuyum.
Zaten kaç adam kalmış şu halkta benden daha ayık...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder