Mekanına kavuşmuş yalnız bir kuş gibi çırparken kanatlarımı.
Hapis edildiğim parmaklıkların kırılışını hatırlatırcasına ne dediğini
anlamadığım, kulaklarıma yabancı kalan bir müzik işitiyorum hemen arkamdaki
tahtalar arasındaki hoparlörden. Bir hayat var dışarıda akıp gidiyor hiç
kurumayan bir şelale misali, benim umurumda dahi değil sükunet içindeyim. Kuş
sesleri içersinde kaybolup giderken bütün stresim hiç bir şey düşünmemenin
-seni bile- müteşekkirliği içindeyim. Girerken o kapıdan amerikayı keşfeden ve
farkında olmayan coulomb gibi meraklı ve şaşkındım, buranın sıradan dünyanın
bir parçası olduğunu düşünüyordum ta ki kitap kokusunu içime çekip birlikte bir
düzen oluşturan tüm düzensizlikleri, estetikten uzak gibi gözüken ama
güzelliğin tüm duygularını yaşatan bu yerle göz bebeklerimi buluşturana kadar.
Dost tavsiyesi üzerine geldiğim bu yerde anladım ki. "Hayat
size bazı dostlar verir, bazı dostlar ise size hayat."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder